Bu bir inceleme değil bir Baldur Gate 3 güncesidir.

https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3010978330
Wyll, Baldur Geçidi'nin büyük dükü Ulder Ravengard'ın oğlu. Hayatını Kılıç Sahili halkına adadı. Bu uğurda şeytan Mizora ile pakt imzalayınca babası onu Baldur Geçidi'nden kovdu. Wyll 7 yıldır Kılıç Sahili halkı için şeytanları avlıyor ve halkını kötülükten koruyor.

Uyandığımda zihinyüzenlerin Nautiloid gemisindeydim. Oraya nasıl geldiğimden hiçbir haberim yoktu. Etrafı kolaçan ederken Lae'zel ile tanıştım. Başta beni düşman sandı fakat sonra kafalarımızdaki iribaşlar ile telepatik bağlantı kurduk. O da benim gibi tutsaktı. Lae'zel bir githyankiydi. Bu kadim ırk hakkında pek bir bilgim yoktu fakat zihinyüzenlerin düşmanları olduğunu biliyordum. Gemi saldırı altındaydı ve bu bizim için fırsat demekti.

Gemide pek çok tutsak gördük. Bunlardan biri Gölgeyürek'ti. Onu kurtardığımızdan itibaren bazı sırları olduğunu anlamıştım. Ardından gemi sertçe yere çakıldı. Uyandığımda sahildeydim. Sonra Gölgeyürek'e tekrar rastladım. Ardından grubumuza sırasıyla Astarion, Gale ve Lae'zel katıldı. Grubumuzun üye sınırı 4 kişi olduğundan Astarion'u gruptan attım. Gölgeyürek, Lae'zel ve Gale ile yolculuğumuza başladık.

Yolculuğumuz bizi Zümrüt korusu'na götürdü. Koru goblin saldırısı altındaydı.Druidlere yardım ettikten sonra Koru'daki olumsuzlukları öğrendik. Koruya Tieflingler sığınmıştı. Druidlerin başı Halsin onları içeri almıştı fakat Halsin kayıptı. Tieflinglerin varlığı ise bazı druidleri rahatsız ediyordu. Bu yüzden kuzeydeki goblin kampına baskın yapmaya karar verdik.

Goblin kampında 3 büyük lider vardı.Bunlardan biri Minthara'ydı. Bir saltıkçı hain. Hiç acımadan Minthara'yı ve diğer liderleri öldürdüm. Kampta 3 esir daha vardı. Bunlar druidlerin başı Halsin, puhuayı yavrusu ve ozan Volo. Halsin ve Volo'yu kurtardım ama puhuayı yavrusunu bulamadım.

Tieflingler goblin tehlikesinin ortadan kalktığını öğrenince pek sevindi ve bana para teklif etti. Kibarca geri çevirdim. Tieflingler Avernus'a çekilen Elturel şehrinden sürülmüşlerdi. Buraya gelene kadar çok zorluk çektiler zaten. Tieflingler Baldur Geçidi'ne doğru yola çıktı fakat benim yapacak işlerim vardı daha.

Bir gün kampta uyurken hamim Mizora göründü ve bana bir görev verdi. Bir cehennem kaçağını bulmamı ve öldürmemi istedi. Mizora'nın öldürmemi istediği kişi Karlach'mış. Elbette ki öldürmedim Karlach'ı fakat Mizora buna çok kızdı ve kafamda boynuzlar çıkarttı. Adi şeytan. Karlach'ı hemen gruba aldım ve dükün esir tutulduğu Ay Doğumu kuleleri'ne doğru yola çıktık.

Ay Doğumu Kuleleri geçmişte Selune tapınağıydı. Bugün ise tüm Gölge Lanetli Topraklar'da olduğu gibi Ay Doğumu Kuleleri'ne de karanlık egemen. Bu topraklarda ancak ay feneri ile dolaşabiliyoruz. Yolculuğumuz bizi bu karanlık topraklarda ışığın son kalıntılarının olduğu Son Işık Hanı'na götürdü. Burası Gölge Lanetli Topraklar halklarının son sığınağıydı. Handa Tieflinglere rastladık. Pek çoğu karanlıkta kaybolmuş ve düşmanlar tarafından esir alınmış. Esir alınanlar arasında Tieflinglerin lideri Zevlor'da vardı.

Son Işık Hanı Arpçılar tarafından korunuyordu. Arpçıların lideri Jaheria'ya durumumuzu tüm açıklığıyla anlattık. Kafamızdaki larvadan kurtulmak, babam Dük Ravengard'ı ve Tieflingleri tutsaklıktan kurtarmak istiyorduk.Tüm bunlar içinse topraklar üzerindeki gölge lanetinin kaldırılması gerekiyordu. Handa karşılaştığımız Selune rahibi İsobel bize bu konuda yardımcı oldu. Fakat tam da bu sırada han saldırıya uğradı. Saltıkçılar İsobel'i kaçırmaya çalıştı ama onu savunduk. Saldırganları püskürttük. Artık harekete geçmemiz gerekiyordu.

Bir kaç arpçı ile birlikte yola çıktık. Amacımız bölgeyi ele geçiren Ketheric Thorm'un birliklerine pusu kurmak ve Ay doğumu kuleleri'ne sızmaktı. Saltıkçıları atlattıktan sonra Ay Doğumu Kulelerine vardık. Orada Ketheric Thorm'u bir yargılama yaparken gördük. Yargılama sırasında tutuklu goblinlerden biri mızrağını Thorm'a sapladı. Ölmesi gereken Thorm ise yaşamaya devam ediyordu. Anlaşılan Thorm ölü üçlüden Myrkul'un seçilmişiydi. Onu ve saltıkçıları şu an yenmemiz imkansızdı. Bu yüzden bir süreliğine ikili oynamaya karar verdik.

Ketheric Thorm bize büyücüsü Balthazar'a yardım etme görevi verdi. Balthazar Shar tapınağında bulunuyordu. Oraya vardığımızda Balthazar bize Ketheric Thorm'un yadigarını bulma görevini verdi. Bu yadigar neyin nesidir bilmiyorduk ama bildiğimiz bir şey vardı. Balthazar iğrenç bir varlıktı. Bu yüzden Balthazar'ı hemen öldürdük ve yadigarı aramaya başladık. Fakat gördük ki yadigar dedikleri şey Selune yani Ay Hanımı'nın kızı Aylin Hanımdı. Ketheric Thorm, Aylin Hanım'ın gücünden yararlanarak ölümsüzlüğü elde etmişti.

Ekibimizdeki shar müridi Gölgeyürek için bir fırsattı bu karşılaşma. Ya Aylin Hanım'ı öldürüp Kara Vekil olacaktı ya da Shar'ın kutsamasını reddedecekti. Gölgeyütek'e ışığı seçmesini tembihledim. Shar karanlıktan beslenen kindar bir tanrıydı. Bu yüzden Aylin Hanımı serbest bıraktık. Böylece hem Ketheric Thorm'u ölümsüzlüğünden mahrum ettik hem de yeni bir müttefik kazandık.

Aylin Hanım'ın kurtuluşu Gölge Lanetli Topraklar'da hemen hissedildi. Arpçılar harekete geçti Ketheric Thorm'un üzerine bir sefer düzenledik. Ketheric Thorm'un yanına vardığımızda onu Orin, Gortash ve Atabeyin ile birlikte gördük. İşler sandığımızdan daha çetindi. Yine de Aylin Hanım'ın da yardımıyla Ketheric Thorm'u öldürdük ve nethertaşını elde ettik. Fakat daha ele geçirmemiz gereken 2 nethertaşı daha vardı. Thorm'u öldürdükten sonra tutsak Tieflingleri kurtardım. Zevlor'da onlar arasındaydı fakat yaptığı yanlış seçimlerden dolayı halkı tarafından dışlandı. Babamın ise Gortash tarafından Baldur Geçidi'ne götürüldüğünü öğrendim.

https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3035234762
Baldur Geçidi'ne vardığımızda şehrin Gortash'ın eline geçtiğini öğrendik. Bir taç töreni yapılıyordu ve babam Büyük Dük Ravengard'da oradaydı. O da benim gibi zihinyüzen larvası ile enfekte edilmişti. Gortash, Bane'in seçilmişiydi ve Ata Beyin'e hükmediyordu. Bana kendisine katılmamı önerdi. Mecburen kabul etmem gerekiyordu çünkü etrafımız Çelik Kolcular ile doluydu. Gortash'ı yıkmak istiyorsak çelik kolculardan kurtulmalıydık.

Mizora'nın da yardımıyla babamı Gortash'ın esaretinden kurtardık. Çelik kolcuların üretim yerini de yok ettikten sonra Gortash savunmasız kalmıştı. İlkin onu ardından kızıl Orin'i alt edip nethertaşlarını ele geçirdik. Fakat Ata beyin artık serbest kalmıştı. Onunla olan mücadelemizde başarısız olduk ve geri çekildik. Baldur Geçidi artık zihinyüzen işgali altındaydı.

Prizma'nın içindeki varlık olan İmparator, Gityanki prensi Orpheus'u özümsemek ve taşları almak istiyordu. Buna izin veremezdik. Alçak İmparator hemen saf değiştirdi ve Ata Beyin'e katıldı. Bu adamın geçmişte Baldur Geçidi'nin kurucusu Balduran olduğuna hala inanamıyorum. Orpheus'u uyandırdığımızda kazanmak için tek yolun bir zihinyüzene dönüşmek olduğunu söyledi. Zihinyüzene dönüşen Orpheus ile birlikte Ata Beyin'i alt ettik ve zihinyüzen işgaline son verdik.

Maceramızın sonuna gelmiştik artık. Gölgeyürek artık Shar müridi değildi. Astarion vampir efendisinin hükmünden kurtulmuş, özgür bir insandı artık. Gale, Mystra ile anlaşmazlığını çözmüş, sonunda büyü ağının tekrar bir parçası olmuştu. Lae'zel, gityankileri liç kraliçenin hükmünden kurtarmaya gitmişti. Karlach ise Zariel'in ona yaptığı motor yüzünden Feardun'da kalamıyordu .Bu yüzden ben Hudutların Silahşörü, Karlach ile birlikte Arvenus'a gittim. 6 Aydır Arvenus'tayım. Karlach'ın motorunu tamir etmeye çalışıyoruz. Bu sırada cehennem zebanileri ile de uğraşıyoruz. Çürüyüğün dediği gibi "Feardun'un bize tekrar ihtiyacı olabilir." O güne dek hayatta kalmaya devam etmeliyiz.
https://steamcommunity.com/sharedfiles/filedetails/?id=3127938089