AURORA
Deniz Akbaş   Ankara, Ankara, Turkey
 
 
TWİTCH [www.twitch.tv]

Please leave a message in the comments about why you're adding me and I'll accept your friend request faster.


CLICK FOR TRADE OFFER LINK

Currently Online
Artwork Showcase
lana del rey
1
Screenshot Showcase
Rarest Achievement Showcase
Review Showcase
4.6 Hours played
Hepimiz yaşantımız boyunca hemen hemen her gün çeşitli seçimler yapmak zorunda kalıyoruz. Verilen kararlar doğru ya da yanlış her ne olursa olsun bizim kararlarımız ve sonuçlarına katlanması gereken de her halükarda yine bizler oluyoruz. Gün geliyor dostluk ilişkileri kesiliyor, kalpler kırılıyor, yapmak istemediğimiz şeylere gebe kalıyor ve bunlara sebep olanların yaptığımız seçimlerden başkası olmadığını fark ediyoruz. Bir müddet sonra yaptığımız bazı seçimlerin ne denli yanlış olduğunu görebiliyor ve pişmanlık duyabiliyoruz ama son pişmanlık pek de fayda etmiyor. Müslüm Baba'nın da dediği gibi: ''Son pişmanlık neye yarar? Her şeyin bedeli var, buraya kadar." Şimdi diyebilirsiniz ki hatasız kul olmaz. Doğrudur ve bunun altına imzamı dahi atarım. Ancak bu kez farklı bir bakış açısından bakalım diyorum. Ya elimizde zamanı geriye sarabilecek ve bizleri yaptığımız hatalardan arındırabilecek bir cihaz olsaydı ya da şöyle düşünmek daha doğru olur sanırım: ya zaman makinesinin ta kendisi biz olsaydık? Hatalarımızdan ders çıkartarak yanlışlarımızı telafi edebilir miydik? En doğru olanı yapabilmek adına tüm zamanın altını üstüne getirmeyi göze alabilir miydik? Gelin tüm bunların cevabını Life is Strange içerisinde hep birlikte arayalım.

Life is Strange, seçimlere dayanan ve verdiğimiz kararlar neticesinde şekillenen bir macera oyunu. Oyunda Max Caulfield adında sessiz, içine kapanık ve kendi yeteneklerinden habersiz genç bir kızın kontrolünü ele alıyoruz. Max, hayatı boyunca fotoğrafçılık okumak istemiş ve bu alanda en başarılı okullardan biri olan Blackwell Akademide burslu eğitim hakkı kazanmıştır. Kazanmıştır kazanmasına ama hocalarının kendi içerisinde gördüğü ışığı bir türlü yansıtamamaktadır ve sürekli kendisini küçük görmektedir. Hayatı, bir gün ders çıkışında tuvaletin yolunu tutmasıyla ve zamanı geriye sarabildiğini keşfederek bir kızın hayatını kurtarmasıyla değişir. Maceramız da bu şekilde başlamış olur.

Son dönemlerde macera kulvarında yaptığı hamlelerle Telltale Games'in çığır açtığını hepimiz gözlemleyebiliyoruz. Ortaya güzel işler koydukları apaçık ortada. Asıl sorun öteki firmaların bu türe neden bu kadar uzak ve yabancı kalışıydı. Bütün bu sorular kafaları kurcalarken DONTNOD ve Square Enix'den güzel bir adım atıldı ve bu kulvarda kendilerinin de olacağını belirterek Life is Strange'i oyunseverlerin beğenisine sundular. Oyuna başladığınızda Max'in kontrolünü elinize alarak gelişen olaylar neticesinde onunla bütünleştiğinizi gözlemliyorsunuz. Bir anda attığı adımlar sizin adımlarınıza dönüşüyor, düşünceleri sizin düşünceleriniz olmaya başlıyor. Aslına bakarsanız bir erkek olarak genç bir kızın gözünden dünyaya bakmak, onun duygularına tercüman olmak benim için oldukça sıradışı bir deneyimdi ve firmaların yapması gereken de işte tam olarak buydu. Ana karakterle oyuncuyu bir bütün haline getirebilmek. Bu gerçekleşirse gerisi çorap söküğü gibi gelecekti, nitekim geldi de...

Az önce Life is Strange'in seçim tabanlı bir macera oyunu olduğunu ifade etmiştik. Onu diğer macera oyunlarından ayıran en belirgin özelliği, yaptığımız seçimleri beğenmediğimiz takdirde zamanı defalarca geriye sarıp, verdiğimiz her karar neticesinde Max'in farklı zaman dilimlerindeki tepkilerini öğrenmekten geçiyor. Ardından işimize nasıl geliyorsa öyle davranıyor ve yolumuza devam edebiliyoruz. Senaryo her ne kadar mükemmelliyetçi bir yapıya sahip olmasa da, biz oyunseverleri oldukça tatmin ediyor. Ayrıca onu Telltale'in yapımlarından sıyıran ve benim de en çok sevdiğim yanlarından birisi de ana hikayesinin yanında etkileşime gireceğimiz birçok farklı etmenin olması oldu. Mesela, kızlar yurduna gitmeniz gerekiyor ve odanızda işiniz var. Kendi sorunlarıyla cebelleşen ve yardımcı olmanızı isteyen bir arkadaşınızla karşı karşıya geliyorsunuz. Elbette derdine derman olup olmamanız sizin vereceğiniz karara bağlı ancak bu karar ileride hiç ummadığınız yerlerde işinize yarayabiliyor ve sizi bazı işlerle uğraşmaktan alıkoyarak direk sonuca götürebiliyor. Telltale Games'in bu konuda öğrenmesi gereken çok şey olduğunu düşünüyorum.

Max'i oynamaya başladığımızda yanıbaşımızda duran bir günlük farkediyoruz. Bu günlük sayesinde karakterimizin neler yaşadığını ve neler hissettiğini gün be gün takip edebiliyoruz. Farklı zaman dilimlerinde her ne kadar tamamı farklılaşmasa dahi bu günlüğün değişmesi, yanımızda taşıdığımız polaroid kamera ile anlık fotoğraflar çekebilmemiz, meydana gelen olaylar neticesinde arkadaşlarımızla telefonumuz vasıtasıyla whatsapp gibi bir uygulama üzerinden yazışabilmemiz ve bizim de bu yazışmalara kulak vermemiz oyunu daha çekici bir hale getiriyor. Peki bu oyunun hiç mi kötü yanı yok diye sorabilirsiniz. Her güzelin bir kusuru vardır sözünden yola çıkarak Life is Strange içerisinde yer alan karakterlerdeki mimik sorununun bir gülün dikeni olduğunu ifade edebilirim. Hangi ruh halinde olursa olsun karakterler bazen nereye bakacağını bilemiyor hatta zaman zaman öylesine boş bakıyor ki istenilen duyguyu yansıtamıyor. Bu estetik sorunu olmasaydı dört dörtlük bir yapım olabilirdi diye düşünüyorum. Yine de oyunun öylesine güzel yönleri var ki, buna pek takılmıyorsunuz bile. Kişinin ne kadar detaylı bir şekilde oynadığına göre değişir ancak Life is Strange oyunseverlere yaklaşık olarak 20 saatlik bir macera sunuyor.

Herkesin farklı bir müzik anlayışı vardır ve göreceli bir kavramdır, saygı duyarım. Dolayısıyla bana göre oyundaki müzikler oldukça şahaneydi. Genç bir kızın o anki ruh halini yansıtan güzel parçalardı bunlar. Maceramız bizi oradan oraya sürüklerken sunulan oyun içi müzikler sayesinde kendimi Life is Strange'in atmosferine daha da kaptırdığımı hissettim. Grafiklerden bahsedecek olursak, bir macera oyununa göre oldukça hoş grafiklere sahip olduğunu söylemek mümkün. Renkleri kullanmaktan çekinmeyen ve gerçekçi grafiklere sahip olan Life is Strange asla gözü yormuyor ve olması gerekenin de bu olduğunu gösteriyor.

Uzun sözün kısası Life is Strange kendisine yöneltilen tüm övgüleri sonuna kadar hak ediyor. Zaman içerisinde cebelleşmek, alternatif evrenlerde takla atmak isteyen ve türün müdavimi olsun ya da olmasın herkesin mutlaka göz atması gereken bir yapım olduğunu düşünüyorum. Bu arada söylemezsem çatlarım hocam. Chloe ne kadar da asi ve hoş bir kızmış öyle... [9/10]
TÜRK MİLLETİ (TURKISH NATION)
Mustafa Kemal Atatürk

Türk; yıldırımdır,kasırgadır,dünyayı aydınlatan güneştir.

Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir.

Yüksel Türk; senin için yüksekliğin hududu yoktur.

Yurt toprağı, sana herşey feda olsun! Kutlu olan sensin.hepimiz senin fedayiniz.

Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

Bu memleket tarihte Türktü, halende Türktür ve ebediyeten Türk kalacaktir...

Milli varlığımızın temelini; milli şuurda ve milli birlikte görmekteyiz.

Türk çetin işler başarmak için yaratılmıştır.

"Var oluşumdaki yegane üstünlük Türk doğmamdır."


Hüseyin Nihal Atsız

"Ey Türk genci, erkeksen bir Kül Tegin kızsan bir Umay olmaya çalış. Ve Gazi'nin "Memleketi idare edenler gaflet ve hıyanet içinde olsalar bile yine vazifen Türklüğü kurtarmaktır." diyen büyük vasiyetini unutma!"

"Biz Türküz. Tarihimize ve en yakın mazimize dayanarak Türküz der ve bundan haklı bir iftihar duyarız."

"Biz Avrupalı falan değiliz. Buz gibi Asyalıyız ve hepsinden üstün olarak Türküz…”

Milâttan önce 209'da Mete Han'ın dediği gibi millete ait olan, ataların mezarlarını saklayan toprak, yani vatan, verilemez. Vermeyeceğiz. Unutmayacağız…

Ölürken gözlerimizde parlayan son ışık millî mirasın hayali olacaktır.

"Her ırkın üstünde Türk ırkı!"

"3 Mayıs ruhu ebediyen yaşasın!"

"Sizin tek silahınız ise, damarlarınızda dolaşan Türk kanı ile iman dolu kalplerinizdeki o ilahi büyük aşk ateşi!"



Sahipkıran Timurlenk

Türk'lüğü yüceltmek için yaşa. Türk'e kılıç kaldıranın elini kır.

1405'de Öldüğünde, Orta Asya bozkırlarından, Hindistan ormanlarına, Anadolu yaylalarına, Sibirya steplerine ve Çin Seddine yayılan devasa bir imparatorluk bıraktı.

"Türkistan Türkleri yiğit ve kahramandı ama disiplinsizdiler. Eteğini beline sarabilen her bir Türk kendi devletini kurmayı düşünüyordu. Ben böyle disiplinsiz, böyle ♥♥♥ başlı bir topluluktan dünyanın en düzenli ordusunu kurdum. Bu ordu; Sibirya'nın şiddetli soğuğunda, Hindistan'ın cehennem sıcağında büyük zaferler kazandı. Ben Makedonyalı İskender'in yapamadıklarını yaptım ama tarih ona büyük kumandan bana ise barbar diyor."

Biz ki Mülük-i Turan, Emir-i Türkistan’ız.
Biz ki Türk oğlu Türk’üz;
Biz ki milletlerin en kadîmî ve en ulusu,
Türk’ün başbuğuyuz!”


Tanrının Kırbacı Attila

Ben sadece asil bir ailenin evladı olmakla değil, fakat asil bir milletin evladı olmakla gururluyum.

Ben ve milletim Tengiri'nın kırbacıyız. Tengri kendi yolundan çıkanları cezalandırmak için bizi gönderir.


Bilge Kağan

Hiç de zengin bir millete hükümdar olmadım.
Kursağında aş olmayan, sırtında giyecek bulunmayan,
Sefil ve perişan bir millet üzerine hükümdar oldum.
Kardeşim Kül Tigin ile sözleştik.
Babamızın, amcamızın kazandığı milletin
Adı ve şöhreti yok olmasın diye
Türk milleti için
Gece uyumadım, gündüz oturmadım.
Kardeşim Kül Tigin ile, iki şad ile
Ölüp yiterek kazandım.
Böylece kazanarak, birleşmiş milleti
Ateş ile su kılmadım (birbirine düşman etmedim)

Ey Türk ulusu! Silkin ve özüne dön! Dağ gibi yığıdığın kemiklere, oluk oluk akıttığın kanına layık ol!

Ey Türk beyleri, milletim,işitin! Yukarıda mavi gök çökmedikçe aşağıda yer delinmedikçe, türk ulusu senin ülkeni kim alabilir? Töreni kim bozabilir?


Fatih Sultan Mehmet

Üstümüze kılıç çekilmedikçe, ülkemize girilmedikce, tab'ama cefa edilmedikçe bizden kimseye zarar gelmez.

Kaşgarlı Mahmut

Onlara Tengri Türk adını verdi ve onları yeryüzüne hakim kıldı.
Recent Activity
115 hrs on record
last played on Jun 6
22 hrs on record
last played on May 19
4.3 hrs on record
last played on Apr 14
JkLrino Aug 1, 2022 @ 12:02am 
Dope profile
rora Dec 25, 2021 @ 11:17am 
❤ Merry Christmas!! ❤
Niklaus Dec 7, 2021 @ 7:05am 
:beerlover::mgh_17:
🦊foxyou Aug 30, 2021 @ 10:36am 
⣱⣿⣿⡟⡐⣰⣧⡷⣿⣴⣧⣤⣼⣯⢸⡿⠁⣰⠟⢀⣼⠏⣲⠏⢸⣿⡟⣿⣿⣿⣿⣿⣿
⣿⣿⡟⠁⠄⠟⣁⠄⢡⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣦⣼⢟⢀⡼⠃⡹⠃⡀⢸⡿⢸⣿⣿⣿⣿⣿⡟
⣿⣿⠃⠄⢀⣾⠋⠓⢰⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠿⣿⣿⣾⣅⢔⣕⡇⡇⡼⢁⣿⣿⣿⣿⣿⣿⢣
⣿⡟⠄⠄⣾⣇⠷⣢⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣭⣀⡈⠙⢿⣿⣿⡇⡧⢁⣾⣿⣿⣿⣿⣿⢏⣾
⣿⡇⠄⣼⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠟⢻⠇⠄⠄⢿⣿⡇⢡⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣏⣼⣿
⣿⣷⢰⣿⣿⣾⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⢰⣧⣀⡄⢀⠘⡿⣰⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠟⣼⣿⣿
⢹⣿⢸⣿⣿⠟⠻⢿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣶⣭⣉⣤⣿⢈⣼⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠏⣾⣹⣿⣿
⢸⠇⡜⣿⡟⠄⠄⠄⠈⠙⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠟⣱⣻⣿⣿⣿⣿⣿⠟⠁⢳⠃⣿⣿⣿
⠄⣰⡗⠹⣿⣄⠄⠄⠄⢀⣿⣿⣿⣿⣿⣿⠟⣅⣥⣿⣿⣿⣿⠿⠋⠄⠄⣾⡌⢠⣿⡿⠃
⠜⠋⢠⣷⢻⣿⣿⣶⣾⣿⣿⣿⣿⠿⣛⣥⣾⣿⠿⠟⠛⠉⠄⠄
ShadoWalker Jun 8, 2021 @ 12:02pm 
ShadoWalker 13 Tem 2015 @ 2:36
+rep KeKo player :bad:
Niklaus Jan 12, 2021 @ 4:11pm 
:beerlover: :beerlover: :beerlover: :beerlover: