Install Steam
login
|
language
简体中文 (Simplified Chinese)
繁體中文 (Traditional Chinese)
日本語 (Japanese)
한국어 (Korean)
ไทย (Thai)
Български (Bulgarian)
Čeština (Czech)
Dansk (Danish)
Deutsch (German)
Español - España (Spanish - Spain)
Español - Latinoamérica (Spanish - Latin America)
Ελληνικά (Greek)
Français (French)
Italiano (Italian)
Bahasa Indonesia (Indonesian)
Magyar (Hungarian)
Nederlands (Dutch)
Norsk (Norwegian)
Polski (Polish)
Português (Portuguese - Portugal)
Português - Brasil (Portuguese - Brazil)
Română (Romanian)
Русский (Russian)
Suomi (Finnish)
Svenska (Swedish)
Türkçe (Turkish)
Tiếng Việt (Vietnamese)
Українська (Ukrainian)
Report a translation problem
ne çekimi diye sordum
31 ÇEKİMİ dedi
ağaçların arasındaki köy evinde bütün ailenin yattığı sobalı odadayız. yorganın altında millete yakalanmadan 31 çekiyorum, bacaklarıma kramp girmiş, daha uyuyamamışım gözlerimi açamıyorum. 12 kişi bir odada yattığımız için osuruk kokusu, ter kokusu, ayak kokusu ve kesif apış arası kokusu odaya hakim. öyle ki en kral tütün kolonyasına taş çıkarıyor. yer minderleri adeta kokudan şaraplanmış. son postayı attıktan sonra tuvalete gideyim sonra da yatayım diye karar kıldım.
bilirsiniz köy evlerinde tuvalet dışarıda olur. o yorgunlukla ve oda kokusunun verdiği baygınlıkla tuvalete doğru homurdana homurdana gittim. ahıra doğru baktım kapı açık lamba yanıyor. dedem yaşlılıktan olacak ki lambayı söndürüp kapıyı kapatmayı unuttu heralde diye düşündüm.