Türk başbuğu Atilla, papanın elçilerine bu sözü söyler ve İslâm'dan önce Türk-haçlı savaşını başlatır.

Sapık batı kültür(süzlüğ)ü, Kadim TÜRK Uygarlığıyla karşılaştığında o kadar hayran kaldılar ki, diğer milletlere basit misyonerler gönderirken, Türkler için papa bizzat gelmiştir. Papanın sözlerini dinleyen, Türklerin Başbuğu Atilla birden sinirlendi ve elini masaya vurarak "Siz şaşırmışsınız. Tanrı'nın oğlu mu olur ! O Tekdir.." diyerek TÜRK-haçlı savaşını başlattı. Sapık batı dünyasının yenilmez olarak gördüğü romayı mızrak gibi ikiye bölen Türkler, hıristiyanlığın kalbi olan romaya girdi. Artık roma'da Türk atlıları dolaşıyordu. Durumun vahamiyetini anlayan ve Türklerin töresini bilen Papa 1. Leo, Türk başbuğu Atilla'nın ayaklarına kapanarak, Türklerin aman dileyene kılıç kalkmaz anlayışına yani Türk töresine ve merhametine sığınarak af diledi. Bu olay sonrasında Türkler Tanrı’nın kırbacı olarak anılacaktı. Hıristiyanlığı kabul etmeyen Türkler, sapık batı kültür(süzlüğ)üne Yabancı oldukları için, bize hep yabancı kalacaklar anlamında barbar (= hıristiyanlığa yabancı) olarak nitelendirildi. O gün yabancı anlamında kullandıkları barbar kelimesini bugün en çok kendilerine yakışan vahşi bir manaya çevirerek utanmadan munzır bir çocuk gibi, günümüzde Türkler için güya bir kınama aracı olarak kullanmaya kalktılar. Batılılar Türkler için ne kadar gevursa, Türklerde batılılar için o kadar barbardır. Ancak barbarlığı hıristiyanlığa "yabancı" anlamı dışında kullanacaksak, tarihe ve geçmişe baktığımızda yabancı anlamı dışında kötü anlamlar yüklenen barbar kelimesi ULU TÜRK IRKINA değil, vahşi batılılara yakışır.

Türklerin merhameti sayesinde hayatını sürdüren, sürüngenimsi sapık batı dünyası, bir taraftan yok olmamak için Türklerin elini ayağını öperken, diğer taraftan da Türklere kin besledi. Türkleri anca hasta adam olarak gördüğünde saldırmaya cesaret eden korkak ve kalleş batılıların 1. Cihan harbinden Yıllar önce Türklere karşı duyduğu kini ve kuyruk acısını Kardinal Newmann şöyle dile getirdi;

"- Vizigotlardan Sarafenlere değin Hıristiyanlık dini ile temasa geçen bütün ırklar er geç Hıristiyanlığı kabul etmiştir.

Bu genel kuralın tek istisnası Türklerdir.

Türkler, Hıristiyanlığı kabul etmek şöyle dursun, onu ortadan kaldırmaya çalışmışlardır.

Onun için Türklerle savaşmak, onları yok etmek zorundayız."

Bu amaç uğruna, korkak ve kalleş sapık batı dünyası, Türkleri tarihten atmaya çalıştı ama Tarihten Türkler çıkarılınca ortada Tarih diye bir şey kalmadığını gördüler. Şimdi ikinci plana geçtiler yani Türkleri kendi Kadim Türk Tarihinden koparma planına. “Kahraman Irkıma bir gül” diyen neslin, bugün “Irk ne yea?” diyen gevşek torunlarının bulunmasının sebebi budur. Fakat sapık batı bunu yaparak ateşle oynamaktadır. Çünkü Türkler, kalleş batılılar gibi âdi oyunlara tenezzül etmez, batılılar gibi kaçak değil mertçe dövüşür.Türkler Türklükten koparılırsa, en çok korkak ve kalleş batı dünyasının canı yanar. Ey korkak ve kalleş batı; Türklere uyguladığınız, âdi oyunların onda birini size uygularsak bırakın bölge bölge ayrılmayı ev ev ayrılırsınız. İRA olan oluşumun bugün NİRA (New Irish Repuclican Army) olarak çıkması hiçte zor değildir. Bir iki ince yeri kaşımaya bakar. Size, sizin gibi kaçak dövüşen Türkler görmek istemiyorsanız aklınızı başınıza alın.

https://youtu.be/dRYrMDF5n64