Oyun Güzel Her Bilgisayar Kaldırır 20-35fps En Düşük. Onun Dışında Bazı Bölümler Var Adamı Kanser Eder! Bunların Dışında Oyun Gayet İyi Ama Oyunda Çok DLC Var. DLC'lerede Güzel Miktar Para Yatırmanız Lazım :/ Bunların Dışında Oyun Gayet Güzel. Alacaksanız İndirimleri Bekleyin Derim :>

Sniper Elite 3’ün mantığı temelde oldukça basit. Her bölümü farklı bir göreve ayırarak bizleri karşılayan oyunun tek bir bölümü hızımıza göre 20 dakika ile 1 saat arası sürüyor. Her bölüm, bizi geniş bir alanın içerisine bırakıyor ve gitmemiz gereken noktayı belirtiyor. Ondan sonrasına da karışmıyor. Üstelik gerçekten de karışmıyor! Zamane çizgisel oyunlarına göre oldukça ilginç değil mi? Zaten beni en çok etkileyen olay da bu oldu. Size verdiği geniş görev alanının içerisinde gidebileceğiniz ve izleyebileceğiniz o kadar çok farklı yol var ki, ister istemez kendinizi patika çizerken ve taktik yaparken buluyorsunuz. Koridor koridor gideceğiniz yeri gösteren oyunların aksine Sniper Elite 3, bizlere bol bir serbestlik sunuyor.

Öncelikle her bölümden önce uğramamız gereken bir ekipman seçme alanımız var. Bize ayrılan bu alanda yanımıza üç tane farklı tipte silah alabiliyoruz. Silahlarımız çok çeşitli değil. Ama oyun zaten yapısı itibariyle size bu eksikliği hissettirmiyor. Malum gizlilik üzerine kurulu bir oyun olması sebebiyle silahlarımıza çokça başvurmuyoruz. O yüzden bir FPS oyunundaki kadar silah çeşitliliği olması beklenemez.

Düşmanlarımız ile yüzleşmek için kullandığımız bu silahlarımız tabanca, makineli tüfek ve dürbünlü tüfek olarak kendini üçe ayırıyor. Tabanca konusunda genelde sessiz ilerlediğim için Sniper Elite aleminin en tırt silahı olan susturuculu tabancayı kullandım. Sadece headshot yaptığınızda işe yarayan bu silahımız, sessiz olması açısından oldukça önemli. Zaten tek önemli noktası da bu olabilir. Çatışma ortamında çıkarmayı düşünmeyin bile. Çatışma anına geldiğinizde bavşuracağınız silah tahmin edebileceğiniz gibi makineli tüfeğiniz oluyor. Ancak mermi sayısı az olduğu ve çokça sektiği için çatışma esnasında çok güvenmenizi tavsiye etmem. Gelelim asıl silahımıza, yani dürbünlü tüfeğimize. Sonuçta bir keskin nişancı olarak en güvendiğimiz silahımız her zamanki gibi tüfeğimiz olmalı. Zaten oyun da bu tezimizi sonuna kadar destekliyor. Bu üç silah grubu arasında size en büyük imkanları sağlayan yine tüfeğimiz. Hem mermi sayısı çokça fazla, hem de oldukça güçlü. Gerek çatışma anlarında gerekse de sessiz ilerleyeceğiniz anlarda dürbünlü tüfeğinizi kullanabilirsiniz. Tabii ki dürbünlü tüfeğimizde bir susturucu bulunmuyor. O yüzden onu sessizce kullanmak için biraz çabalamamız gerek.

Amına kodumun oyununda sessiz olabilmek için daha fazla sesli bir durum olması gerekiyor ki keskin nişancı tüfeğimizin sesini askerler duyamasın.

Bir sesi ancak ses örter mantığıyla yola devam eden yapımcı ekip, bölüm içlerinde etrafa koyduğu detaylarla tüfeğinizin ateş sesini örtecek bazı yolları önünüze seriyor. Bazen bir görev içerisinde belli aralıklarla geçen bir uçak sesi size yardım sağlarken (saydım valla, bir saatte 100 uçak kalktı), bazen de megafondan yapılan bir duyuru silah sesinizi örtüyor. Fakat baktınız etrafta hiçbir şey yok, o zaman kendi ‘örtücü sesi’nizi kendiniz yaratabilirsiniz. Sağda solda bulduğunuz jeneratörleri bozarak ses çıkarmalarını sağlayabilir, bu sayede geçici bir sessizliğe kavuşabilirsiniz.

Yapımcı ekibin bu çözümü “gerçekçilik” çerçevesinde baktığımızda biraz yavan kalıyor. Fakat böyle bir gizlilik ortamı bahşeden hiçbir oyun gerçekçi bir şekilde size keskin nişancı tüfeği kullandıramaz. O yüzden ses olayını kısıtlamayarak ve birden fazla seçeneğe sokarak tüfeğimizle bizi buluşturmak isteyen yapımcı ekibi yadırgamıyorum.

Ama ne olursa olsun oyunun bu yapısı, sizi bir keskin nişancıdan çok, gizlilik üzerine eğitim almış bir casus havasına sokuyor. Eğer sadece tüfeğimle ilerlerim ben düşüncesindeyseniz çok yanılıyorsunuz demektir. Sniper Elite 3’ün mevcut yapısı ne kadar çözüm bulmaya çalışsa da tüfeğinize her daim başvurmanızı engelliyor. Genel itibariyle düşmanı yanıltma ve ekarte etme mantığıyla ilerliyorsunuz. Ekipmanınızda bulunan taş ve diğer maddelerle düşmanlarınızı farklı yönlere çekip ardından ya tabancanızla ya da yakın mesafeden düşmanın işini bitiriyorsunuz. Aslında gizlilik oyunu olarak ele aldığımızda ilerleme şeklimizle ilgili bir sıkıntımız söz konusu değil. Fakat keskin nişancı rolüne bürünmek isteyenler için bu durum hayal kırıklığı oluşturabilir. Sniper Elite 3’e yaklaşırken bu konuyu göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim. Yoksa oyunda beklediğinizi bulamayabilirsiniz.

Bir gizlilik oyunundaki önemli hususlardan biri de yapay zekadır. Sniper Elite 3’te de yapay zekalar adının hakkını veriyor ve size sonuna kadar yapay olduklarını hissettiriyor. Belli bir rotada ilerleyen düşmanların hareketlerini kestirmeniz oldukça kolay. Yapay zekanın sizi en çok zorlayacağı nokta, uzun görüş açıları ve çatışma anlarındaki acımasızlıkları. Gizli gizli giderken etliyi sütlüye karışmayan yapay zekalarımız, iş çatışmaya geldiğinde oldukça sert oluyorlar. Ama sertlikleri zekalarından çok ellerindeki silahlara dayanıyor. Yine de sonuç sonuçtur. Sniper Elite 3, işin aksiyon kısmında zor anlar yaşatıyor.

Düşmanlar ile etkileşimimiz sadece öldürme üzerine dayalı değil. Üstlerini arayabiliyor, veya kendilerini gözden uzak alanlara taşıyabiliyorsunuz. Tabii hayata gözlerini yummalarının ardından. Özellikle üstlerinden çıkan sağlık paketleri, oyun deneyiminizi daha sağlıklı bir hale getirecektir.

Sniper Elite 3’ün bir başka şaşırtan noktası, istediğimiz an save yapmamıza izin vermesi. Tabii bu durum PC oyunlarında görmeye alışık olduğumuz bir durum. Ama konsol kısmında da bu özellik kendini korumaya devam ediyor. Burada tek uyarım, birden fazla noktaya save yapmanız olacaktır. Çünkü yapımcı firma “Load” ekranlarına “Load Last Checkpoint” ibaresi koymamış. Yanlış yerde tek bir kayıt almanız halinde ya sürekli aynı yanlış yerde load yaparak oradan kurtulmaya çalışacak ya da bölümü en baştan oynamak zorunda kalacaksınız. Ki dediğim gibi, bölümler oldukça uzun.

Geniş oyun haritası, gidilebilecek farklı yollar ve düşmanlarınızı farklı yollarla ortadan kaldırma çeşitleri Sniper Elite 3’ü öncelikle gizli ilerlemeyi seven oyunculara önerdiğim bir oyun haline getiriyor. Sniper olmanın verdiği keyif için bu oyunu alacaklaraysa tüfeklerini kullanmak için gerçekten uğraşmaları gerektiğini tekrar hatırlatayım. Ama kullandıkları anın gerçekten keyifli olduğunu da ekleyeyim.

Oyunu oynarken ben şahsen keyif aldım oyuna verdiğim puan 7/10 indirimde iken kesinlikle tavsiye ederim.

Tartışmasız en iyi sniper oyunu. Single Player'dan inanılmaz zevk alabilirsiniz. Oyun inanılmaz sürükleyici. Multiplayer max. 6vs6 oynayabiliyorsunuz. Büyük haritaya sahip. Sabırlı olursanız haritanın en iyisi olursunuz :)

GRAFIK 10-10
ATMOSFER 9-10
KONTROL 9-10
MÜZİK 5-10

incelememde önce sizlere
artılarından bahsetcem
+ çokta kötü olmayan grafikler
+ en zorda oynarsanız oyun size sniper deneyimi sunuyor (başarılı bir şekilde)
+ loudout unuzu kendiniz belirleyebilirsiniz
eksileri
- yapay zeka görebileceğiniz en kötü yapay zeka o kadar kötüki oyun size bunu hissettiriyor
- hikaye bazında pek bir şey sunmuyor sizlere
- olay örgüsü 0
- silah çeşitliliği bakımından berbat
- mantık hataları var oyunda
- multiplayer da yeni iseniz ♥♥♥♥♥♥♥♥
Benim puanım 10/7 dır ortalama üstü 1 oyun sadece sniper hissiyatı için oynanır multiplayerda yeni iseniz çok sıkılırsınız
ama oyunu zora takıp vakit geçirmek isterseniz güzel zaman öldürüyor
fikirlerimi paylaştım okuduğunuz ve dikkate aldığınız için tşk ederim eğer yardımcı olduysam bir "evet" bırakırsanız sevinirim

El Alameyn'e kadar bir tane bile zaferimiz yoktu, El Alameyn'den sonraysa bir tane bile yenilgimiz olmadı. - Winston Churchill

2. Dünya savaşı sırasında Afrika Kaplanı Erwin Rommel'i yenerek bu cümleler ağzından dökülüvermiş ve belki de bu zaferle birlikte savaşın kaderi değişmiştir.

Sniper Elite 3, öteki iki oyununa kıyasla bizleri Berlin'in yıkık, dökük ve dahi taş üstünde taş, baş üstünde baş kalmayan sokaklarından alıp Afrika'nın kızgın sıcaklığında, denize girmeden güneşlenmemizi hatta sucuk gibi olmamızı sağlıyor. Bizler de aynı yerde tatil yapmaya gelmiş olan Alamanlara burası ikimize fazla diyerekten dağdan geliyor ve bağdakini kovmaya çalışıyoruz. Adamlar da hep mermilere kafa atacak değiller ya günün birinde tatil falan dinlemiyorlar, tesisatı kuruyorlar ve bulunduğumuz kasabayı bombalamaya, topçu ateşleriyle bize harika bir havai fişek gösterisi sunarak misafirperverliklerini göstermeye çalışıyorlar. Altında kalmamak adına bir iade-i ziyaret yapıyor ve bunun için de dostlarım sağ olsun keskin nişancı sıfatımla beni seçilmiş kişi ilan ediyorlar. Ben de onların yüzlerini daha fazla karartmamaya özen göstererek dünyayı kurtarmaya gidiyorum. Allah'ım sana geliyorum...

Öncelikle şunu söyleyelim Sniper Elite 3, gizlilik temasının yoğun olduğu bir oyun olarak karşımıza çıkıyor. Diğer oyunlarından onu ayıran, açık dünya yapısını tamamen benimsemiş olması. Hal böyle olunca karşınıza çıkan düşman askerlerini öldürebileceğiniz pek çok yöntem bulunuyor. İster sinsi sinsi yaklaşarak susturucusu bulunan tabancanızla düşmanlarınızın işini bitirin, ister devriye attıkları güzergahlara tuzaklar döşeyin, ister rambo gibi ortalığın altını üstüne getirin son olarak da isterseniz bir köşeye çıkın ve asıl mesleğiniz olan keskin nişancılığı icra edin. Sniper Elite 3, bu noktada istenilen özgürlüğü sağlıyor olabilir ama oyunun asıl olayı olan keskin nişancılık yapmamız için bir hayli efor sarf etmemiz gerekiyor. Neyse çok uzatmadan gelelim askeriyede keskin nişancı olmanın verdiği karizmatikliğe:

+ Keskin nişancı tüfeği ile vuruş yaptığınızda çekimin yavaşlatılması ve öldürme hazzının ilk iki oyunda olduğu gibi serinin üçüncü oyununda da yer alması. Tek bir farkla; daha gerçekçi vücut görüntüsü ile raflardaki yerini almaktadır.
+ Açık dünya öğelerinin oyuna getirilmesi güzel olmuş. Bir yandan işimizi yapıp ekmek paramızı kazanırken öte yandan seçmeli görevleri yaparak prim kazanmaya çalışıyoruz.
+ Oyunun başlı başına Afrika'da geçiyor olması renk katmış bulunmakta.
+ Grafikler ilk iki oyuna göre daha iyi surette gözüküyor.
+ Coop ve multiplayer özelliğinin olması (Multisinde hala adam bulunmakta ama kafaya dikkat etmenizi öneririm yoksa taşıyacak bir kelleniz olmayabilir)

Tabii keskin nişancı olmanın verdiği karizmatikliğin yanında sözleşmeli er ve yalnız olmanız gibi dezavantajları da bulunmakta, göz atacak olursak:
- Oyunda hikaye namına bir şey yok. Animasyon bile koymamışlar, ismek kurslarında çizim yapmayı öğrenen birine resim yaptırıp onları da oyuna aktarmışlar gibi gözüküyor. Hiç özen gösterilmediğini yapılan çizimler buram buram bağırıyor gerçi - benim söz söylememe bile gerek yok görüyorsunuz diyen dayı gibi hissediyorum kendimi çaktırmayın - oynadığınızda ne demek istediğimi anlayacaksınız. Zaten çeviren grup da işi eline yüzüne bulaştırmış, oyunu ingilizce olarak oynamanız daha çok şey anlamanıza sebep olacaktır. İmkansızı başardıkları için burdan onları da tebrik etmek ve 400 gr'lık siyah çaylarını suratlarına fırlatmak istiyorum.
- Başlarken ciks bir animasyon ile başlıyor, ilk izlenimi güzel veriyor ve bu hep böyle gidecek sanıyorsunuz ancak güzel ya da yakışıklı olup içi bomboş olan insanlar vardır ya hani, öyle bir oyun olduğunu kısa bir süre sonra maalesef ki anlayabiliyorsunuz.
- Sniper Elite 3 genel manada bize şöyle bir oyun sunuyor: size verilen hedefler var, nasıl öldürürsen öldür bas git, ne beni ne de kendini daha fazla uğraştırma. Tüm oyun bundan ibaret olunca bir süre sonra biz oyunseverlere kabak tadı verebiliyor ve oyun mu oynadığınızı yoksa nazi işkencesi mi çektiğinizi anlayamıyorsunuz.
- Birisi yapay zeka mı dedi? O da ne demek? Bir düşman askerini vurun ve ardından arkadaşının nasıl da hiçbir şey olmamış gibi olta attığını görün. Bana hak vereceksiniz.
- Vuruş hissi diye bir şeyin olmaması eksi noktalarından bir başkası.
- Oyunda müzik ve ses namına da pek bir şey bulunmamakta o yüzden hiç boşuna gaza geleceğinizi düşünmeyin. İç sesinizin sizi havaya sokmasını bekleyin.

Son sözlerime gelecek olursam, Sniper Elite 3 bana bir an evvel çıksın da satışa sunalım, paraya para demeyelim ne diyelim bilemedik ama şu satışlar iyi olsun, buna ondan sonra karar veririz modunda bir yapım izlenimi vermiş durumdadır. Yine de Afrika'ya gidip güneşin tadını doyasıya çıkarmak ve açık havada solaryuma girmek isteyen oyunseverler için ağır çekimde Nazi öldürmek ve zaman geçirmek adına bir göz atılabilir ve şans tanınabilir. Aksi takdirde alternatiflere yönelebilirsiniz.

Oyunumuza İkinci Dünya Savaşı zamanlarında Kuzey Afrika'da bir keskin nişancı olarak başlıyoruz. Amacımız tahmin edebileceğiniz gibi genel olarak düşman saflarına sızmak ve onları etkisiz hale getirmek. 4-5 mermi isabetiyle ölebildiğimiz için koşa koşa düşmanlara sıkmak yerine gizliliği bir silah olarak kullanmak tabi ki daha mantıklı bir oynayış olacaktır. Vuruşlar benim için oldukça tatmin ediciydi, hele de merminin girdiği yerin parçalanışını cayır cayır izlemek en keyif aldığım nokta diyebilirim.

Ancak bu oyunu almayı düşünüyorsanız kendimce birkaç uyarıda bulunmak istiyorum. Bunlardan ilki 2021 itibariyle pek online oynayanı kalmadığı için, bu amaçla almayı düşünüyorsanız hiç düşünmeyin derim. Bir diğer husus ise hikaye derinliği. Kesinlikle hikayesi için alınacak bir oyun değil, eğer bu oyunu alacaksanız çatara patara adam öldürmek için gireceksiniz. Ve son olarak tekrara düşüyor hissi sizi oyunlardan koparıyor ve soğutuyorsa iki kere düşünüp almanızı öneririm. Zira oyun derin bir hikaye peşinde sürüklemediği için uzun saatlik oynayışlarda sizi boşluğa düşmüş gibi hissettirebilir.

Fiyat konusuna gelirsek bence 49TL'lik tam fiyatı vermeye değer bir oyun değil. Ancak indirim zamanlarında 7-8TL'lere kadar düştüğü için ve bu fiyatı kesinlikle hak ettiğini düşündüğüm için tavsiyemdir. Şimdiden iyi eğlenceler, attığınız hs olsun.

Oyun tamamen gizlilik üzerine kurulu ve yapay zekası kötü. Gizlilik oyunlarında yapay zeka kötü olunca sonuç olarak iyi işler çıkmıyor ama bu yapım bir istisna olmayı başarmış.
Genel olarak oyun sürekli sizi gizliliğe itiyor. Mesela makineli tüfek cephanesi az ve harita içerisinde zor bulunuyor. Susturuculu silah ve sniper cephanesi konusunda herhangi bir sıkıntı çekmiyorsunuz.
Zorluk konusuda ise en zorda bile sıkıntı yaşamadan oynayabildim.
Grafikleri çıktığı yıla göre kıyaslarsak hoş duruyor. Mekan tasarımları maalesef aşırı derecede benziyor.
Hikaye resmen konulmak için konulmuş. Beni oyuna bağlayan 2 ana faktörden birisi hikaye diğeri ise karakter derinliği. İkisi de çok zayıf kalıyor, hatta yok bile denilebilir. Bu yüzden bir süre sonra bitirmek için oynamaya başladım.
DLC'ler hariç oynama süresi 11 saat civarı sürüyor.
İndirimdeyken alıp çerezlik niyetine oynanabilir. :D 6.5/10

Maceramız bu sefer Kuzey Afrika çöllerinde devam ediyor. Oyun ikinci oyundan yaklaşık 3 yıl öncesini konu alıyor. Kahramınımız Karl ile bu sefer Berlin sokaklarında değilde, Afrikada Rommel önderliğindeki Alman-İtalyan ortak mihver güçlerine(Afrika Korps) karşı mücadele veriyoruz. Almanlar Afrika savaşının belkide tarihin seyrini değiştirecek bir proje geliştiriyor ve sizde İngiliz Afrika Birliklerinde görevli Amerikan Keskin Nişancısı olarak bu projenin ne olduğunu öğrenmeye ve gerekirse yok etmeye uğraşıyorsunuz. Afrika sıcağı, görevleriyle birlikte sizi PC başında da tertelecek. Kısaca artı ve eksileri özetlemek gerekirse:

+ Geliştirilmiş grafikler
+ Yapay zeka daha akıllı
+ Görevler daha zor ve uğraştırıcı
+ Senaryo modu daha ayrıntılı, yan görevler (optional objectives) eklenmiş.
+ Görev alanlarına ulaşmak için artık birden fazla yolu kullanabiliyorsunuz ve farklı yollar sayesinde, farklı stratejiler geliştirebiliyorsunuz.
+ Melee combat yani sinsice öldürme şekilleri gelişmiş, artık bıçak kullanabiliyor ve göze daha hoş gelen takedownlar yapabiliyorsunuz.
+ Düşman sniperları sizden farksız. Eğer Sniper Elite veya bir üstü zorlukta oynarsanız açık alana çıkar çıkmaz 1-2 mermiye sizi öldürebiliyorlar.
+ Atmosfer, modellemeler ve tarihsel bir çok detay sizi oyun içinde sürüklüyor.
+ Teçhizatımızı göreve başlamadan önce daha detaylı bir şekilde belirleyebiliyoruz. Dürbünümüzün türünden, kabza tutma yerine kadar tüfeğimizi kendimize göre özelleştirebiliyoruz.
+ Çıkalı 3 yıl olmasına rağmen halen multiplayerı aktif. Oynanabilecek sunucular rahatlıkla bulabilirsiniz.
+ Co-op oynaması zevkli. Strateji planlayıp arkadaşınızla birlikte oynadığınızda oyun zevkini daha fazla alıyorsunuz.

- Season Pass almadan silah çeşitleri yeterli değil. Koca Sniper oyununda sadece 4 çeşit sniper, 3 çeşit SMG ve 3 çeşit tabanca veriyor DLC'siz.
- Yapay zeka geliştirilmiş fakat halen yetersiz. Yanındaki adam ölüyor yaklaşık 10 dakika ölen adamı inceledikten sonra etrafı araştırmaya başlıyor.
- Özel eğitimli deneyimli bir komandosunuz fakat 5 saniyeden fazla depar atınca tükeniyor, 2 metre yükseklikten atlayınca ciddi şekilde yaralanıyorsunuz.
- İkinci oyundaki çoğu bug halen devam ediyor. Bazen duvarın arkasında saklansanız bile mermiler sizi bulabiliyor.
- Kayıt sistemi sizi bazen çıldırtabiliyor. Bir yan görevi veya seyirdeki görevi tamamlamadan otomatik kayıt almıyor eğer sizde manuel kayıt almadıysanız 1 saatlik emeğiniz boşa gidebiliyor.

İndirimlerde kaçırılmaması gereken oyunlardan bir tanesi diye düşünüyorum. Eğer uzun süre oynamayı düşünüyorsanız (multiplayer) Season Pass ile birlikte almanızı tavsiye ederim. İndirimde fiyatı 18 liraları görüyor. He yok ben sadece hikayeyi tatmak ve co-op oynamak için alıyorum derseniz sadece ana oyunu satın almanız yeterli. O da 9 liraları görüyor indirimlerde. Hepinize iyi oyunlar, iyi avlar.

Tavsiye ediyorum.
Zor modda oynayın. Kolay iken çok kolay. Zor oynayın mutlaka.
Parasına gelince, fazla.
İndirime girmesini bekleyin.
Diğer sniper elite'leri alıp paranızı harcamayın.
Çünkü hepsini bir satınca daha fazla oyunu ucuza almış gibi oluyorsunuz ama bu oyun diğerlerinden daha iyi.

O yüzden diğerlerini almayın, bu ne kadara düşerse bunu alın, toplu indirime girmeye gerek yok.
İyi oyunlar.
Tavsiyemdir.

Sniper Elite oyun serisinde, ilk ikisi artık pek oynanamayacak kadar eskidiğini düşündüğüm için buradan başlanması gereken oyundur. Aslında birçok FPS ve TPS savaş oyununda kullandığımız keskin nişancı tüfeklerine biraz daha odaklanmışlar ve oyunu tamamen bu çerçevede geliştirmişler diyebiliriz. İkinci Dünya Savaşı temalı oyun Kuzey Afrika'da geçmektedir.
Grafikleri güzel ve zamanına göre yeterli buldum. Üzerine çok konuşmaya gerek duymuyorum. Oynanış ve mekanikler kısmı daha önemli. Ufak bir eğitim aldığımız savunma göreviyle başladıktan sonra verilen görevleri, olabilecek en yüksek puan ve başarımla yapmaya çalışıyoruz. Tüfek ve ekipmanları baştan seçip kendi oyun stilimize göre dört çeşit sistem oluşturabiliyoruz. Zaten her silahtan dörder çeşit var (DLC hariç). Uygun nişancı yuvaları bulup, iyi odaklanıp nabzımızı düşük tuttuğumuz sürece işler genelde iyi gidiyor. Fark edilmemek önemli. Bölüme ve kişisel zevke göre bir oynanış belirlenip birçok şekilde gidişat oluşturabilir. Zorluk seviyesi de oynanışa çok belirgin etki yapıyor.
Önceki iki oyunu sevmediğim için buradan başlıyorum. Gerçi V2'ye remaster yaptılar ve onu denemedim ama çok da gerekli görmüyorum. Bu ve dördüncü oyun indirimlerde çok uygun fiyatlara düşüyor. Denk geldiğinizde almanızı öneririm.